RED
rouge
빨간
KIRMIZI
Червоний
ROT
ROJO
ROUGE
ROSSO
RED
ROOD
CZERWONY
VERMELHO
КРАСНЫЙ
ЧЕРВОНИЙ
红色
红色
RED
KIRMIZI
Stay 작은 불빛
|صغير|ضوء
머물다|small|light
Kal|küçük|ışık
Залишайся||світло
Stay small light
Küçük ışıkta kal
날 끌어당기는 Fireflies
يوم|يجذبني|يرقات
beni|çeken|Ateşböcekleri
me|attracting|반딧불이
Fireflies that draw me in
Beni çeken Ateşböcekleri
Take 날 데려가
|me|take
|beni|götür
Take me away
Beni götür
숨 막히는 시선 속에
breath|suffocating|gaze|inside
nefes|kesen|bakış|içinde
In the suffocating gaze
Boğucu bakışların içinde
비춰지는 Moonlight
shining|moonlight
yansıyan|Ay ışığı
Reflected Moonlight
Yansıyan Ay Işığı
길을 찾아가
the road|finding
yolun|bulmaya
Finding the way
Yolumu bulmaya çalışıyorum
점점 가까이 내게 다가와
gradually|closer|to me|is coming
giderek|yakına|bana|yaklaştı
Getting closer to me
Giderek daha da yaklaşıyorsun bana
떠오르는 Flashlight
rising|플래시라이트
parlayan|el feneri
Rising Flashlight
Yükselen Fener
빛을 따라가
the light|follow
ışığı|takip et
Following the light
Işığı takip et
쏟아지는 저 Shooting stars
pouring|that|shooting|stars
dökülen|o|Ateş|yıldızlar
The pouring shooting stars
Yağmur gibi düşen O Yıldızlar
I wanna be red
나는|원해|되다|빨간
Ben|istiyorum|olmak|kırmızı
I wanna be red
Kırmızı olmak istiyorum
눈앞에 피어난 불꽃처럼
in front of my eyes|blooming|like a flame
gözümün önünde|açan|ateş böceği gibi
Like the flames blooming before my eyes
Gözlerimin önünde açan alevler gibi
I wanna be red
나는|원해|되다|빨간
Ben|istiyorum|olmak|kırmızı
I wanna be red
Kırmızı olmak istiyorum
빨갛게 펼쳐진 하늘처럼
red|spread|like the sky
kırmızı gibi|açılmış|gökyüzü gibi
Like the sky spread out in red
Kırmızıya bürünmüş gökyüzü gibi
I don't care
나는|하지 않다|신경 쓰다
Ben|-m|umursamıyorum
I don't care
Umurumda değil
I wanna be
나|원해|되다
Ben|istemek|olmak
I wanna be
Olmak istiyorum
Stay 구름 위에
머물다|cloud|on
Kal|bulut|üzerinde
Stay on the clouds
Bulutların üstünde kal
꽃잎이 피어나 Like paradise
flower petals|bloom|같은|천국
çiçek yaprağı|açılır|gibi|cennet
Petals bloom like paradise
Çiçek yaprakları açılıyor Cennet gibi
Dance move your body
|حركة||
춤추다|움직이다|너의|몸
Dans et|hareket ettir|senin|beden
Dance move your body
Dans et bedenini hareket ettir
꿈꾸듯이 날아올라
كالحلم|
rüya gibi|uçarak yüksel
as if dreaming|flying up
Soaring as if in a dream
Hayal eder gibi uçarak
비춰지는 Moonlight
shining|moonlight
yansıyan|Ay ışığı
Illuminated by Moonlight
Yansıyan Ay Işığı
길을 찾아가
the road|finding
yolun|bulmaya
Finding my way
Yolu bulmaya çalışarak
점점 가까이 내게 다가와
gradually|closer|to me|is coming
giderek|yakına|bana|yaklaştı
Getting closer and closer to me
Giderek daha da yaklaşıyor bana
떠오르는 Flashlight
rising|플래시라이트
parlayan|el feneri
Rising Flashlight
Yükselen Fener
빛을 따라가
the light|follow
ışığı|takip et
Follow the light
Işığı takip et
쏟아지는 저 Shooting stars
pouring|that|shooting|stars
dökülen|o|Ateş|yıldızlar
The pouring Shooting stars
Yağmur gibi düşen O Yıldızlar
I wanna be red
나는|원해|되다|빨간
Ben|istiyorum|olmak|kırmızı
I wanna be red
Kırmızı olmak istiyorum
눈앞에 피어난 불꽃처럼
in front of my eyes|blooming|like a flame
gözümün önünde|açan|ateş böceği gibi
Like the flames blooming before my eyes
Gözlerimin önünde açan alevler gibi
I wanna be red
나는|원해|되다|빨간
Ben|istiyorum|olmak|kırmızı
I wanna be red
Kırmızı olmak istiyorum
빨갛게 펼쳐진 하늘처럼
أحمر||
kırmızı gibi|açılmış|gökyüzü gibi
red|spread|like the sky
Like the sky spread out in red
Kırmızıya bürünmüş gökyüzü gibi
I don't care
나는|하지 않다|신경 쓰다
Ben|-m|umursamıyorum
I don't care
Umurumda değil
I wanna be
나|원해|되다
Ben|istemek|olmak
I wanna be
Olmak istiyorum
홀로 걷던 이 거리
alone|was walking|this|street
yalnız|yürüdüğüm|bu|sokak
This street I walked alone
Bu sokakta yalnız yürüyen
어둠 속에 붉게 타올라
الظلام|||
karanlık|içinde|kırmızı bir şekilde|yanar
darkness|in|red|burning
Burning red in the darkness
Karanlıkta kırmızı bir ateşle yanıyor
Throw your sticks and stones
던져|너의|막대기와|그리고|돌을
Atın|sizin|sopalar|ve|taşlar
Throw your sticks and stones
Sopa ve taşlarını fırlat
남들과 다르면 뭐 어때
with others|if you are different|what|does it matter
diğerlerinden|farklıysan|ne|önemi var
So what if I'm different from others
Başkalarından farklıysam ne olacak?
신경 안 써 끌리는 대로
care|not|worry|attracted|as
umursama|değil|yaz|çekilen|gibi
I don't care, I'll go where I'm drawn
Umursamıyorum, çekildiğim yere gidiyorum.
I wanna be red
나는|원해|되다|빨간
Ben|istiyorum|olmak|kırmızı
I wanna be red
Kırmızı olmak istiyorum.
누가 뭐라 하던 상관없어
|||لا يهم
who|what|says|doesn't matter
kim|ne derse|yaparsa|umurumda değil
I don't care what anyone says
Kim ne derse desin umurumda değil.
Nooooo
아니요
Hayır
Nooooo
Hayır
I don't wanna be dead
||||ميت
나는|원하지 않아|원해|되다|죽다
Ben|-m|istemiyorum|olmak|ölü
I don't wanna be dead
Ölmek istemiyorum
불처럼 저 높이 뻗어올라
مثل النار|||يصل
ateş gibi|o|yükseğe|uzanıyor
like fire|that|high|stretches up
Stretching up high like fire
Ateş gibi o yükseklere uzan
Fireworks
Havai fişekler
Fireworks
Havai fişekler
I just wanna be
나|그냥|원해|되다
Ben|sadece|istemek|olmak
I just wanna be
Sadece olmak istiyorum
SENT_CWT:AO6BvvLW=3.13 PAR_TRANS:gpt-4o-mini=4.34 SENT_CWT:AFkKFwvL=1.81 PAR_TRANS:gpt-4o-mini=1.68
en:AO6BvvLW tr:AFkKFwvL
openai.2025-02-07
ai_request(all=57 err=0.00%) translation(all=45 err=0.00%) cwt(all=144 err=0.69%)