×

LingQ'yu daha iyi hale getirmek için çerezleri kullanıyoruz. Siteyi ziyaret ederek, bunu kabul edersiniz: çerez politikası.


image

Baha's Stories, SOKAK KÖPEĞİ TARTIŞMASI

SOKAK KÖPEĞİ TARTIŞMASI

Son yıllarda en çok tartışma yaratan meselelerden birisi sokak köpekleri.

Sokaklarda yaşayan sahipsiz köpeklere “sokak köpeği” denir.

Bu, Türkiye'de çok yaygın bir durum.

Şehirlerin ve kasabaların sokaklarında sahipsiz köpekler yaşıyor.

Sayılarını tam olarak bilmiyorum ama bir milyondan fazladır diye tahmin ediyorum.

Nereye giderseniz gidin karşınıza sokak köpekleri çıkıyor.

Sokak köpekleri genellikle sevimli hayvanlar.

Ancak bazıları hiç de sevimli değil.

İnsanlara saldıran hatta onları öldüren sokak köpekleri var.

Bu tür saldırılar özellikle arabası olmayan ve ıssız sokaklarda yürümek zorunda olan vatandaşları kaygılandırıyor.

İnsanlar sokaklarda güvenle yürümek, dolaşmak istiyorlar.

Bebeği veya küçük çocuğu olan aileler daha da endişeli.

Köpekler çocuklarına saldıracak diye ödleri kopuyor.

Köpekler tarafından ısırılan, yaralanan, parçalanan, öldürülen çocuklar var.

O çocukların ve ebeveynlerinin yaşadığı travmayı düşünmek bile istemiyorum.

Maalesef bu konu da politize edildi.

Kimi vatandaşlar hayvanların en az insanlar kadar korunması gerektiğini savunuyorlar.

Örgütlenen bazı hayvanseverler sokak köpeklerini yeteri kadar korumayan siyasetçilere oy vermeyeceklerini söylüyorlar.

Yani siyasetçileri oylarıyla tehdit ediyorlar.

Normalde köpeklerin barınaklarda yaşaması lazım.

Ancak bu oldukça masraflı.

Hayvanseverler tehlike yaratan köpeklerin toplanıp barınağa götürülmesini engelliyorlar.

Bu yüzden zaman zaman protestolar düzenliyorlar ve yürüyüşler yapıyorlar, seslerini duyurmak için ellerinden geleni yapıyorlar.

Bu meselenin nasıl halledileceğini, buna nasıl çözüm bulunacağını tam olarak bilmiyorum.

Sokak köpeklerinin öldürülmesi tabii ki yanlış.

Ancak diğer taraftan insanların köpekler tarafından öldürülmesini meşrulaştırmak da absürt.

İnsanların biraz daha anlayışlı olması gerekiyor.

SOKAK KÖPEĞİ TARTIŞMASI مناقشة كلاب الشوارع STREIT UM STREUNENDE HUNDE STRAY DOG CONTROVERSY DISPUTA POR UN PERRO VAGABUNDO СПОР О БРОДЯЧИХ СОБАКАХ TVIST OM HERRELÖSA HUNDAR

Son yıllarda en çok tartışma yaratan meselelerden birisi sokak köpekleri. واحدة من أكثر القضايا المثيرة للجدل في السنوات الأخيرة هي الكلاب الضالة. Eines der umstrittensten Themen der letzten Jahre sind streunende Hunde. One of the most controversial issues in recent years is stray dogs.

Sokaklarda yaşayan sahipsiz köpeklere “sokak köpeği” denir. تسمى الكلاب الضالة التي تعيش في الشوارع "كلاب الشوارع". Stray dogs living on the streets are called "stray dogs".

Bu, Türkiye'de çok yaygın bir durum. وهذا وضع شائع جدًا في تركيا. Dies ist eine sehr häufige Situation in der Türkei. This is a very common situation in Turkey.

Şehirlerin ve kasabaların sokaklarında sahipsiz köpekler yaşıyor. تعيش الكلاب الضالة في شوارع المدن والبلدات. Stray dogs live on the streets of cities and towns.

Sayılarını tam olarak bilmiyorum ama bir milyondan fazladır diye tahmin ediyorum. لا أعرف عددهم بالضبط، لكني أقدر أنهم أكثر من مليون. Ich kenne ihre genaue Zahl nicht, aber ich schätze, dass es mehr als eine Million sind. I don't know the exact number, but I estimate it to be more than a million.

Nereye giderseniz gidin karşınıza sokak köpekleri çıkıyor. أينما ذهبت تجد كلابًا ضالة. Wo immer man hingeht, trifft man auf streunende Hunde. Wherever you go, you come across stray dogs. Куда бы вы ни пошли, вы встретите бездомных собак.

Sokak köpekleri genellikle sevimli hayvanlar. كلاب الشوارع حيوانات لطيفة بشكل عام. Stray dogs are generally cute animals.

Ancak bazıları hiç de sevimli değil. لكن بعضها ليس لطيفًا على الإطلاق. Aber einige von ihnen sind überhaupt nicht süß. But some of them are not cute at all.

İnsanlara saldıran hatta onları öldüren sokak köpekleri var. هناك كلاب ضالة تهاجم الناس بل وتقتلهم. Es gibt streunende Hunde, die Menschen angreifen und sogar töten. There are stray dogs that attack people and even kill them. Есть бродячие собаки, которые нападают на людей и даже убивают их.

Bu tür saldırılar özellikle arabası olmayan ve ıssız sokaklarda yürümek zorunda olan vatandaşları kaygılandırıyor. مثل هذه الهجمات تقلق بشكل خاص المواطنين الذين ليس لديهم سيارة ويضطرون إلى السير في شوارع مهجورة. Solche Angriffe beunruhigen vor allem die Bürger, die kein Auto haben und auf menschenleeren Straßen laufen müssen. Such attacks especially worry citizens who do not have cars and have to walk on deserted streets.

İnsanlar sokaklarda güvenle yürümek, dolaşmak istiyorlar. يريد الناس المشي والتحرك بأمان في الشوارع. Die Menschen wollen zu Fuß gehen und sich sicher auf den Straßen bewegen. People want to walk and move around the streets safely.

Bebeği veya küçük çocuğu olan aileler daha da endişeli. تشعر العائلات التي لديها أطفال رضع أو أطفال صغار بالقلق أكثر. Familien mit Säuglingen oder Kleinkindern sind sogar noch besorgter. Families with babies or young children are even more worried.

Köpekler çocuklarına saldıracak diye ödleri kopuyor. إنهم يخشون أن تهاجم الكلاب أطفالهم. Sie haben Angst, dass Hunde ihre Kinder angreifen könnten. They are scared that the dogs will attack their children. Они боятся, что собаки нападут на их детей.

Köpekler tarafından ısırılan, yaralanan, parçalanan, öldürülen çocuklar var. هناك أطفال تعرضوا للعض والجرح والضرب والقتل على يد الكلاب. Es gibt Kinder, die von Hunden gebissen, verletzt, gerissen und getötet werden. There are children bitten, injured, mauled and killed by dogs. Есть дети, покусанные, раненые, искалеченные, убитые собаками.

O çocukların ve ebeveynlerinin yaşadığı travmayı düşünmek bile istemiyorum. لا أريد حتى أن أفكر في الصدمة التي تعرض لها هؤلاء الأطفال وأولياء أمورهم. Ich möchte gar nicht an das Trauma denken, das diese Kinder und ihre Eltern durchmachen. I don't even want to think about the trauma that those kids and their parents went through. Я даже не хочу думать о травмах, через которые прошли эти дети и их родители.

Maalesef bu konu da politize edildi. ولسوء الحظ، تم تسييس هذه القضية أيضًا. Leider ist auch dieses Thema politisiert worden. Unfortunately, this issue has also been politicized.

Kimi vatandaşlar hayvanların en az insanlar kadar korunması gerektiğini savunuyorlar. يجادل بعض المواطنين بأنه يجب حماية الحيوانات على الأقل بقدر حماية البشر. Einige Bürger sind der Meinung, dass Tiere mindestens genauso geschützt werden sollten wie Menschen. Some citizens argue that animals should be protected at least as much as humans. Некоторые граждане утверждают, что животных нужно защищать не меньше, чем людей.

Örgütlenen bazı hayvanseverler sokak köpeklerini yeteri kadar korumayan siyasetçilere oy vermeyeceklerini söylüyorlar. ويقول بعض محبي الحيوانات المنظمين إنهم لن يصوتوا للسياسيين الذين لا يوفرون الحماية الكافية للكلاب الضالة. Einige organisierte Tierfreunde sagen, dass sie Politiker, die streunende Hunde nicht ausreichend schützen, nicht wählen werden. Some organized animal lovers say they will not vote for politicians who do not adequately protect stray dogs. Некоторые организованные любители животных говорят, что не будут голосовать за политиков, которые должным образом не защищают бездомных собак.

Yani siyasetçileri oylarıyla tehdit ediyorlar. لذلك يهددون السياسيين بأصواتهم. Also drohen sie den Politikern mit ihrer Stimme. So they threaten politicians with their votes. Другими словами, они угрожают политикам своими голосами.

Normalde köpeklerin barınaklarda yaşaması lazım. عادة، يجب أن تعيش الكلاب في الملاجئ. Normalerweise sollten Hunde in Tierheimen leben. Normally dogs should live in shelters.

Ancak bu oldukça masraflı. ومع ذلك، هذا مكلف للغاية. But this is quite costly.

Hayvanseverler tehlike yaratan köpeklerin toplanıp barınağa götürülmesini engelliyorlar. يمنع محبو الحيوانات جمع الكلاب الخطرة ونقلها إلى الملجأ. Tierfreunde verhindern, dass gefährliche Hunde eingesammelt und ins Tierheim gebracht werden. Animal lovers prevent dangerous dogs from being collected and taken to the shelter. Любители животных препятствуют тому, чтобы опасных собак собирали и отдавали в приют.

Bu yüzden zaman zaman protestolar düzenliyorlar ve yürüyüşler yapıyorlar, seslerini duyurmak için ellerinden geleni yapıyorlar. ولهذا السبب ينظمون الاحتجاجات والمسيرات من وقت لآخر، ويبذلون قصارى جهدهم لإسماع أصواتهم. Deshalb veranstalten sie von Zeit zu Zeit Proteste und Märsche und tun ihr Bestes, um sich Gehör zu verschaffen. That's why they organize protests and marches from time to time, doing their best to make their voices heard. Вот почему они время от времени организуют акции протеста и марши, делая все возможное, чтобы их голоса были услышаны.

Bu meselenin nasıl halledileceğini, buna nasıl çözüm bulunacağını tam olarak bilmiyorum. لا أعرف بالضبط كيفية التعامل مع هذه المشكلة، وكيفية إيجاد حل لها. Ich weiß nicht genau, wie dieses Problem angegangen werden soll, wie eine Lösung gefunden werden soll. I don't know exactly how to deal with this issue, how to find a solution to it. Я не знаю точно, как справиться с этой проблемой или как найти ее решение.

Sokak köpeklerinin öldürülmesi tabii ki yanlış. وبطبيعة الحال، قتل الكلاب الضالة أمر خاطئ. Das Töten streunender Hunde ist natürlich falsch. Killing stray dogs is of course wrong.

Ancak diğer taraftan insanların köpekler tarafından öldürülmesini meşrulaştırmak da absürt. ومع ذلك، من ناحية أخرى، فمن السخافة تبرير قتل الناس على يد الكلاب. Andererseits ist es absurd, die Tötung von Menschen durch Hunde zu legitimieren. But on the other hand, it is absurd to justify killing people by dogs. Но, с другой стороны, абсурдно оправдывать убийство людей собаками.

İnsanların biraz daha anlayışlı olması gerekiyor. يحتاج الناس إلى أن يكونوا أكثر تفهماً قليلاً. People need to be a little more understanding. Люди должны быть немного более понимающими.