×

We use cookies to help make LingQ better. By visiting the site, you agree to our cookie policy.


image

African Storybook, (A very tall man) الرجل ذو القامة الطويلة

(A very tall man) الرجل ذو القامة الطويلة

كان معوَلُهُ قصيرًا جدًّا.

ومدخل منزله منخفضًا جدًّا.

كان فراشه قصيرًا جدًّا.

وكذلك دراجته الهوائية.

إنه لرجل طويل جدًّا.

ولذلك فقد قام بصناعة مسكة طويلة لمجرفته.

ووسع باب منزله.

كما قام بصناعة فراش طويل جدًّا.

واشترى دراجة هوائية عالية.

لقد جلس على كرسي مرتفع وتناول طعامه بشوكة طويلة.

ترك الرجل الطويل منزله وذهب للعيش في غابة كبيرة حيث أمضى سنينًا عديدة من عمره هناك.


(A very tall man) الرجل ذو القامة الطويلة (Ein sehr großer Mann) (A very tall man) (Un hombre muy alto) (Un homme très grand) (Un uomo molto alto) (키가 아주 큰 남자) (Een zeer lange man) (Очень высокий мужчина) (En mycket lång man) (Çok uzun bir adam) Uzun boylu adam

كان معوَلُهُ قصيرًا جدًّا. Sein Pick war sehr kurz. His pick was too short. Seçimi çok kısaydı.

ومدخل منزله منخفضًا جدًّا. And the entrance to his house is very low. Ve evinin girişi çok alçaktır.

كان فراشه قصيرًا جدًّا. His bed was very short. Yatağı çok kısaydı.

وكذلك دراجته الهوائية. So is his bike. Bisikleti de öyle.

إنه لرجل طويل جدًّا. He's a very tall man. O çok uzun bir adam.

ولذلك فقد قام بصناعة مسكة طويلة لمجرفته. So he made a long handle for his shovel. Böylece küreği için uzun bir sap yaptı.

ووسع باب منزله. And widen the door of his house. Ve evinin kapısını genişlet.

كما قام بصناعة فراش طويل جدًّا. He also made a very long bed. Ayrıca çok uzun bir yatak yaptı.

واشترى دراجة هوائية عالية. And he bought a tall bike. Ve uzun bir bisiklet aldı.

لقد جلس على كرسي مرتفع وتناول طعامه بشوكة طويلة. He sat on a high chair and ate his food with a long fork. Mama sandalyesine oturdu ve yemeğini uzun bir çatalla yedi.

ترك الرجل الطويل منزله وذهب للعيش في غابة كبيرة حيث أمضى سنينًا عديدة من عمره هناك. The tall man left his home and went to live in a big forest where he spent many years of his life. Uzun boylu adam evinden ayrıldı ve hayatının uzun yıllarını geçirdiği büyük bir ormanda yaşamaya gitti.