×

We use cookies to help make LingQ better. By visiting the site, you agree to our cookie policy.


image

Baha's Stories, KUZEY KIBRIS’A DAİR PEK BİLİNMEYENLER

KUZEY KIBRIS'A DAİR PEK BİLİNMEYENLER

Kıbrıs, Akdeniz'de yer alan büyük bir ada. Adada Kıbrıs Cumhuriyeti adlı bir devlet var.

Ancak ben bugün ondan bahsetmeyeceğim.

Size adanın kuzeyindeki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni anlatacağım.

Dünyada Kuzey Kıbrıs'ın bağımsızlığını tanıyan tek ülke Türkiye.

Birçok ülke Türkiye'nin Kıbrıs'ı işgal ettiğini iddia ediyor ancak Türkiye bunu reddediyor.

Türkçede Kuzey Kıbrıs'a “Yavru Vatan” denir.

Kıbrıs'a birçok ülke sürekli ambargo uyguluyor.

Bu ambargolar yüzünden Kıbrıs Türkiye'ye bağımlı.

Türkiye adayı askeri, siyasi ve ekonomik yönden sürekli destekliyor.

Kıbrıs, Türkiye için stratejik bir bölge.

Kuzey Kıbrıs'a gitmek Türk vatandaşları için çok kolay.

Türkler adaya pasaportsuz girebilirler.

Türklerin kimlik kartlarıyla Kıbrıs'a girmelerine izin veriliyor.

Bu yüzden Türkler ticaret, eğitim, turizm gibi sebeplerle Kıbrıs'a seyahat ediyorlar.

Kıbrıs'ta büyük bir seks sektörü olduğunu biliyor muydunuz?

Bilmiyorsanız şimdi öğreneceksiniz.

Bazı erkekler gece kulüplerinde çalışan hayat kadınlarıyla seks yapabilmek için adaya gidiyorlar.

Bu kulüplerde çalışan kadınlar dünyanın çeşitli ülkelerinden Kıbrıs'a seks işçiliği yapmak için geliyorlar.

Her sene binlerce Türk öğrenci üniversite eğitimi almak için Kıbrıs'a gidiyor.

Çünkü Kıbrıs'taki üniversitelerin puanları düşük.

Ayrıca Türkiye, Kıbrıs'taki üniversitelerin diplomalarını geçerli olarak kabul ediyor.

Türk Lirası son yıllarda değer kaybetti.

Kıbrıs'ta eğitim almak Türkler için zorlaşıyor.

Türkiye'de kumarhaneler 1998'de (bin dokuz yüz doksan sekizde) yasaklandı.

Yani yasal olarak Türkiye'de kumarhane işletmek mümkün değil.

Legal olarak kumar oynamak isteyenler Kıbrıs'a seyahat ediyorlar.

Kıbrıs'ta çok sayıda kumarhane var.

Kumar, Kıbrıs'ın ekonomisini besleyen bir sektör.

Türkiye'de suç işleyip Kıbrıs'a kaçanlar var.

Onlar Kıbrıs'ta saklanıyorlar.

Oradaki memurlara rüşvet verip vermediklerini bilmiyorum.

Bazen yakalanan suçlular Türkiye'ye iade ediliyorlar.

Kıbrıs'ta mafyanın güçlü olduğunu duydum.

KUZEY KIBRIS’A DAİR PEK BİLİNMEYENLER لا يعرف الكثير عن شمال قبرص WENIG BEKANNTE FAKTEN ÜBER NORDZYPERN ΕΛΆΧΙΣΤΑ ΓΝΩΣΤΆ ΓΕΓΟΝΌΤΑ ΓΙΑ ΤΗ ΒΌΡΕΙΑ ΚΎΠΡΟ WHAT YOU KNOW ABOUT NORTH CYPRUS МАЛОИЗВЕСТНЫЕ ФАКТЫ О СЕВЕРНОМ КИПРЕ FÖGA KÄNDA FAKTA OM NORRA CYPERN 对北塞浦路斯了解不多

Kıbrıs, Akdeniz'de yer alan büyük bir ada. قبرص هي جزيرة كبيرة في البحر الأبيض المتوسط. Zypern ist eine große Insel im Mittelmeer. Cyprus is a large island in the Mediterranean Sea. Adada Kıbrıs Cumhuriyeti adlı bir devlet var. هناك دولة تسمى جمهورية قبرص في الجزيرة. Auf der Insel gibt es einen Staat namens Republik Zypern. There is a state called the Republic of Cyprus on the island. На острове есть государство под названием Республика Кипр.

Ancak ben bugün ondan bahsetmeyeceğim. لكنني لن أتحدث عن ذلك اليوم. Aber darüber möchte ich heute nicht sprechen. But I'm not going to talk about it today.

Size adanın kuzeyindeki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni anlatacağım. سأخبركم عن جمهورية شمال قبرص التركية في شمال الجزيرة. Ich werde Ihnen von der Türkischen Republik Nordzypern im Norden der Insel erzählen. I will tell you about the Turkish Republic of Northern Cyprus in the north of the island.

Dünyada Kuzey Kıbrıs'ın bağımsızlığını tanıyan tek ülke Türkiye. تركيا هي الدولة الوحيدة في العالم التي تعترف باستقلال شمال قبرص. Die Türkei ist das einzige Land der Welt, das die Unabhängigkeit von Nordzypern anerkennt. Turkey is the only country in the world that recognizes the independence of Northern Cyprus. La Turquie est le seul pays au monde à reconnaître l'indépendance de la partie nord de Chypre. Турция — единственная страна в мире, признающая независимость Северного Кипра.

Birçok ülke Türkiye'nin Kıbrıs'ı işgal ettiğini iddia ediyor ancak Türkiye bunu reddediyor. وتزعم العديد من الدول أن تركيا احتلت قبرص، لكن تركيا تنفي ذلك. Viele Länder behaupten, die Türkei habe Zypern besetzt, doch die Türkei bestreitet dies. Many countries claim that Turkey has invaded Cyprus, but Turkey denies it. De nombreux pays affirment que la Turquie a occupé Chypre, mais la Turquie le nie.

Türkçede Kuzey Kıbrıs'a “Yavru Vatan” denir. يُطلق على شمال قبرص اسم "موطن الطفل" باللغة التركية. Auf Türkisch wird Nordzypern "Yavru Vatan" genannt. Northern Cyprus is called “Cub Vatan” in Turkish. En turc, le nord de Chypre est appelé "Yavru Vatan". Северный Кипр по-турецки называется «Куб Ватан».

Kıbrıs'a birçok ülke sürekli ambargo uyguluyor. تفرض العديد من الدول باستمرار حظرا على قبرص. Zypern wird ständig von vielen Ländern mit einem Embargo belegt. Cyprus is constantly embargoed by many countries. Chypre fait l'objet d'un embargo permanent de la part de nombreux pays.

Bu ambargolar yüzünden Kıbrıs Türkiye'ye bağımlı. وبسبب هذا الحظر، تعتمد قبرص على تركيا. Zypern ist wegen dieser Embargos von der Türkei abhängig. Because of these embargoes, Cyprus is dependent on Turkey. Из-за этих эмбарго Кипр зависит от Турции.

Türkiye adayı askeri, siyasi ve ekonomik yönden sürekli destekliyor. وتدعم تركيا الجزيرة باستمرار عسكريا وسياسيا واقتصاديا. Die Türkei unterstützt die Insel kontinuierlich militärisch, politisch und wirtschaftlich. Turkey constantly supports the island militarily, politically and economically. La Turquie soutient continuellement l'île sur les plans militaire, politique et économique. Турция постоянно поддерживает остров в военном, политическом и экономическом отношении.

Kıbrıs, Türkiye için stratejik bir bölge. قبرص منطقة استراتيجية بالنسبة لتركيا. Zypern ist eine strategische Region für die Türkei. Cyprus is a strategic region for Turkey.

Kuzey Kıbrıs'a gitmek Türk vatandaşları için çok kolay. يعد الذهاب إلى شمال قبرص أمرًا سهلاً للغاية بالنسبة للمواطنين الأتراك. Für türkische Staatsbürger ist es sehr einfach, nach Nordzypern zu reisen. It is very easy for Turkish citizens to go to Northern Cyprus.

Türkler adaya pasaportsuz girebilirler. Türken können die Insel ohne Reisepass betreten. Turks can enter the island without a passport.

Türklerin kimlik kartlarıyla Kıbrıs'a girmelerine izin veriliyor. Türken dürfen mit ihren Personalausweisen nach Zypern einreisen. Turks are allowed to enter Cyprus with their identity cards. Les Turcs sont autorisés à entrer à Chypre avec leur carte d'identité.

Bu yüzden Türkler ticaret, eğitim, turizm gibi sebeplerle Kıbrıs'a seyahat ediyorlar. ولهذا السبب يسافر الأتراك إلى قبرص لأسباب مثل التجارة والتعليم والسياحة. Daher reisen Türken aus Gründen wie Handel, Bildung und Tourismus nach Zypern. That's why Turks travel to Cyprus for reasons such as trade, education and tourism.

Kıbrıs'ta büyük bir seks sektörü olduğunu biliyor muydunuz? هل تعلم أن هناك صناعة جنسية كبيرة في قبرص؟ Wussten Sie, dass es auf Zypern eine große Sexindustrie gibt? Did you know that there is a large sex industry in Cyprus? Saviez-vous qu'il existe une importante industrie du sexe à Chypre ? Знаете ли вы, что на Кипре развита секс-индустрия?

Bilmiyorsanız şimdi öğreneceksiniz. إذا كنت لا تعرف، سوف تعرف الآن. Wenn Sie es noch nicht wissen, werden Sie es jetzt herausfinden. If you don't know, you will learn now.

Bazı erkekler gece kulüplerinde çalışan hayat kadınlarıyla seks yapabilmek için adaya gidiyorlar. ويذهب بعض الرجال إلى الجزيرة لممارسة الجنس مع العاهرات العاملات في الملاهي الليلية. Einige Männer kommen auf die Insel, um Sex mit Prostituierten zu haben, die in Nachtclubs arbeiten. Some men go to the island to have sex with prostitutes working in nightclubs. Certains hommes se rendent sur l'île pour avoir des relations sexuelles avec des prostituées travaillant dans des boîtes de nuit. Некоторые мужчины едут на остров, чтобы заняться сексом с проститутками, работающими в ночных клубах.

Bu kulüplerde çalışan kadınlar dünyanın çeşitli ülkelerinden Kıbrıs'a seks işçiliği yapmak için geliyorlar. تأتي النساء العاملات في هذه النوادي إلى قبرص من مختلف دول العالم للقيام بالعمل الجنسي. Die Frauen, die in diesen Clubs arbeiten, kommen aus verschiedenen Ländern der Welt nach Zypern, um Sexarbeit zu leisten. Women working in these clubs come to Cyprus from various countries around the world to do sex work.

Her sene binlerce Türk öğrenci üniversite eğitimi almak için Kıbrıs'a gidiyor. في كل عام، يذهب آلاف الطلاب الأتراك إلى قبرص لتلقي التعليم الجامعي. Jedes Jahr kommen Tausende von türkischen Studenten nach Zypern, um an einer Universität zu studieren. Every year, thousands of Turkish students go to Cyprus to get university education.

Çünkü Kıbrıs'taki üniversitelerin puanları düşük. لأن درجات الجامعات في قبرص منخفضة. Denn die Noten der Universitäten in Zypern sind niedrig. Because the scores of universities in Cyprus are low. Parce que les notes des universités chypriotes sont faibles. Потому что баллы университетов на Кипре низкие.

Ayrıca Türkiye, Kıbrıs'taki üniversitelerin diplomalarını geçerli olarak kabul ediyor. بالإضافة إلى ذلك، تقبل تركيا شهادات الجامعات في قبرص باعتبارها صالحة. Außerdem erkennt die Türkei die Diplome der Universitäten in Zypern als gültig an. In addition, Turkey accepts the diplomas of universities in Cyprus as valid. En outre, la Turquie reconnaît la validité des diplômes des universités chypriotes. Кроме того, Турция признает действительными дипломы университетов Кипра.

Türk Lirası son yıllarda değer kaybetti. فقدت الليرة التركية قيمتها في السنوات الأخيرة. Die türkische Lira hat in den letzten Jahren an Wert verloren. The Turkish Lira has depreciated in recent years. La livre turque s'est dépréciée ces dernières années. Турецкая лира потеряла в цене в последние годы.

Kıbrıs'ta eğitim almak Türkler için zorlaşıyor. أصبح الحصول على التعليم في قبرص أمرًا صعبًا بالنسبة للأتراك. Getting education in Cyprus is getting harder for Turks. Получить образование на Кипре туркам становится все труднее.

Türkiye'de kumarhaneler 1998'de (bin dokuz yüz doksan sekizde) yasaklandı. تم حظر الكازينوهات في تركيا عام 1998 (ألف وتسعمائة وثمانية وتسعين). Kasinos wurden in der Türkei 1998 (eintausendneunhundertachtundneunzig) verboten. Casinos were banned in Turkey in 1998 (one thousand nine hundred ninety-eight). Казино были запрещены в Турции в 1998 году (в тысяча девятьсот девяносто восьмом году).

Yani yasal olarak Türkiye'de kumarhane işletmek mümkün değil. لذلك ليس من الممكن قانونًا تشغيل كازينو في تركيا. Mit anderen Worten: Es ist rechtlich nicht möglich, in der Türkei ein Kasino zu betreiben. So legally it is not possible to operate a casino in Turkey. En d'autres termes, il n'est pas légalement possible d'exploiter un casino en Turquie. Таким образом, по закону в Турции невозможно управлять казино.

Legal olarak kumar oynamak isteyenler Kıbrıs'a seyahat ediyorlar. أولئك الذين يريدون المقامرة بشكل قانوني يسافرون إلى قبرص. Those who want to gamble legally travel to Cyprus.

Kıbrıs'ta çok sayıda kumarhane var. هناك العديد من الكازينوهات في قبرص. Auf Zypern gibt es viele Kasinos. There are many casinos in Cyprus.

Kumar, Kıbrıs'ın ekonomisini besleyen bir sektör. القمار هو القطاع الذي يغذي اقتصاد قبرص. Das Glücksspiel ist ein Sektor, der die zyprische Wirtschaft antreibt. Gambling is a sector that feeds Cyprus' economy. Les jeux d'argent sont un secteur qui alimente l'économie chypriote.

Türkiye'de suç işleyip Kıbrıs'a kaçanlar var. هناك أشخاص ارتكبوا جرائم في تركيا وهربوا إلى قبرص. Es gibt Menschen, die in der Türkei Verbrechen begangen haben und nach Zypern geflohen sind. There are those who committed crimes in Turkey and fled to Cyprus. Il y a ceux qui ont commis des crimes en Turquie et qui se sont réfugiés à Chypre. Есть те, кто совершил преступления в Турции и бежал на Кипр.

Onlar Kıbrıs'ta saklanıyorlar. إنهم يختبئون في قبرص. Sie verstecken sich auf Zypern. They are hiding in Cyprus. Ils se cachent à Chypre.

Oradaki memurlara rüşvet verip vermediklerini bilmiyorum. لا أعرف هل قاموا برشوة المسؤولين هناك أم لا. Ich weiß nicht, ob sie die Beamten dort bestochen haben. I don't know if they bribed the officers there. Je ne sais pas s'ils ont soudoyé les officiers sur place. Я не знаю, подкупили ли они там офицеров.

Bazen yakalanan suçlular Türkiye'ye iade ediliyorlar. وفي بعض الأحيان يتم تسليم المجرمين المعتقلين إلى تركيا. Manchmal werden die gefangenen Straftäter an die Türkei ausgeliefert. Sometimes the captured criminals are extradited to Turkey. Parfois, les criminels capturés sont extradés vers la Turquie. Иногда пойманных преступников экстрадируют в Турцию.

Kıbrıs'ta mafyanın güçlü olduğunu duydum. سمعت أن المافيا قوية في قبرص. Ich habe gehört, dass die Mafia in Zypern stark ist. I heard the mafia is strong in Cyprus. J'ai entendu dire que la mafia était très présente à Chypre. Я слышал, что на Кипре сильна мафия.