Zengin Baba Yoksul Baba - Robert Kiyosaki
Kitabın yazarı Robert Kiyosaki, benim iki babam var diyor.
Biri öz babası, diğeri ise yazarın sonradan multimilyoner olmasında büyükkatkısı olmuş
ve ona bildigi her şeyi öğretmiş olan, en yakın arkadaşının babası.
Yazarın öz babası, doktora yapmış ve üniversitede ders veriyordu.
Diğer babasıysa sekizinci sınıfı bitirdikten sonra hayata atılmış ve çogu şeyi yaşayarak öğrenmişti.
İki babasının da, başlarda, kendilerine tam yetecek kadar gelirleri vardı
fakat biri (2. Babası) Havai adalarının en zenginlerinden biri olarak vefat ediyor
ve evlatlarına milyonlarca dolar miras bırakıyorken, diğeri ise (kendi babası) vefat ettiğinde
evlatlarına ödenmesi gereken borçve vergiler bırakıyor.
Para kazanmak aslında bir bilim. Oyle bir bilim ki okullarda ve üniversitelerde öğretilmiyor.
Okullarda öğretilen ve insanlara aşılanan şey iyi bir kariyer yapmanın yolları sadece.
Bu yüzden çoğu aileler evlatlarına benzer şeyler öğreterek onları aynı yola yönlendiriyorlar.
Eğer anne babanız gelirlerini kendisi kazanmışsa ve o en zengin %1'lik kesimden değilse,
size bir nevi fakir olmanın yollarını öğretmiş olacaklar.
Sizin kötülüğünüzü istediklerinden değil tabi ki.
Böyle yapmalarının sebebi kendilerinin de bu konuda bilgisiz ve tecrubesiz olmaları
ve ilgili konuda hic kitap okumayarak hep aynı şekilde düşünmeye devam etmeleri.
Benim de benzer bir hikayem var.
Benim ailem de, o %1'lik kesimden değiller.
Onlar beni kendileri de fark etmeden aslında fakirligetesvik etmisler .
Bana her zaman üniversiteyi kazanıp bir meslek sahibi olmamı, ardından da iyi maaşlı,
sigortalı bir iş bulmamı söylüyorlardı.
Hatta yaşadığım ülkede kendi işimi kurmama rağmen,
bana hala : ‘Ah be çoçuğum keşke sen de maasli bir işe girseydin.. Ne kadar iyi olurdu.
İş arıyor musun bari evladım' diye soruyorlar.
Sırf bu yüzden ben hiç bir hevesim ve isteğim olmadan hukuk bölümünü kazanip okudum
ve boylece tam da onların istediği şekilde hayata başlamis oldum.
Ama Zengin Baba, Yoksul Baba tarzi kitaplar okudukça, bu kitapların sadece birinden bile,
4 yıllık lisans eğitimimde ogrenemeyecegim kadar çok şey öğrendiğimi fark etmeye başladim.
Okudukcabu kitapların yazarları benim için zengin baba olmaya başladılar
ve ben üniversite ilk sınıfin sonundan itibaren kendi işimi yapmaya başladım.
Eğer siz de benim gibi, bu bahsettigim en zengin %1'lik kesime mensup ailelerde doğmadıysanız,
o zaman Robert Kiyosakinin bu kitabını okumanızi siddetle tavsiye ederim.
Bir çoğumuz iyi bir maaşın bütün maddi sorunlarıı çözeceğini düşünüyoruz.
Fakat, daha çok para, sorunları çözmüyor.
Aslında asil sorunlarımızı çözen sey daha çok para kazanmanın yollarını bilmekten geciyor.
Şöyle ki, bir çoğumuzun asıl sorunu ömür boyu sadece para için çalışmak,
çektiğimiz zahmet ve verdiğimiz zamanin karşılığında sadece maaş almak.
Aslına bakarsak, bir çoğumuz “ilk önce para için çalışmalıyız ki, para biriktirelim”. Bu bir gerçek.
Fakat gercekten zengin olmak isteniyorsa öyle hareket edilmeliki, kisi para için değil,
parası onun için çalışsın ve katlanarak büyüsün.
Bunun için de biz bu iki finansal terimi öğrenip, cok iyi kavramaliyiz:
1)Aktifler
2) Pasifler
Eğer üniversitede muhasebe ve finans dersleri aldıysanız,
o zaman aktif ve pasifler konusundaki bildiklerimizi unutalım
ve bu terimleri çok basit bir dille anlamaya çalışalım.
Aktifler kisacasi, cebinize para koyar.
Pasifler ise cebinizden para çıkartır.
Her şey hem aktif hem pasif olabilir.
Mesela: eğer bir arabanız varsa ve onun icin aylık 200 lira gibi bir harcama yapıyorsanız, o zaman arabanız Pasif.
Eğer arabanız varsa ve onu kiraya vererek her ay 200 lira kazanıyorsanız o zaman arabanız Aktif.
Aktiflere örnek olarak kendi işletmeniz, size para kazandıran menkul ve gayri menkulleriniz,
hisse senetleri ve daha birçok şeyi söyleyebiliriz.
Pasiflerse sizin için hayati önemi olmadığı halde alınmış eşya ve emlaklardir.
Mesela pahalı telefonlar, lüks arabalar, daha büyük ev, krediyle alınmış eşyalar vs dir.
Bu farkı anlamak çok önemli.
Hiç düşündünüz mü?
Neden genelde zenginler daha da zengin oluyor, fakirlerse hep yerinde sayiyor veya daha da fakirlesiyor?
Çünkü zengin kazandığı parayı Aktife yatırıpdaha çok kazanıyorken, yoksulsa Pasife yatırıyor.
O yüzden fakirin zamanla hayat standartları aynı kalıyor veya daha da çok fakirlesiyor
Mesela ben her zaman, kazandığımla gidip kendime yeni bir telefon veya yeni bir araba almak yerine
paramı bana para getirme olasılığı olan şeylere harcarim.
Kendime markali kıyafetler, son model telefon, araba vs. almıyorum.
Sırf bu sayede 17 yaşımdan itibaren birçok iş ve projeyi hayata geçirebildim.
Çok para kaybettiğim de oldu, çok para kazandığım da.
Kaybettiklerimin karşısinda değeri ölçülemeyecek buyuk tecrübeler edindim
ve bu tecrübeler, sonraki yatırımlarımı nasıl yapmam gerektiği konusunda bir on calisma gibi oldu.
Eğer kendi işinizi kurmakla veya bir başkasının işine yatırım yapmakla paranızı riske attığınızı;
“ya iş tutmazsa, bu sefer elimdeki parayı da kaybederim” gibi şeyler düşünüyorsanız,
onun yerine mesela sizi idare eden bir telefonunuz olduğu halde
kendinize gidip son model bir telefon alıyorsanız,
veya evde televizyon olduğu halde daha büyük ekran televizyon veya arabanız olduğu halde
daha lüks bir araba alıyorsanız, o zaman, bilin ki, eşyalarınızın bir sene sonraki değeri
eşyaları aldığınız zamana kıyasla çok az olacak ve enflasyonu da göz önünde bulundurursak
o parayı zaten kaybetmiş olacaksınız.
Ve sonuç olarak hiçbir hayat tecrübesi de kazanmamış olmanin ustune
daha çok para kazanma şansınızı da kaybetmiş olacaksınız.
Ayrıca kredi çekerek alınan eşyalar konusu da var ki, çık işin içinden çıkabilirsen.
Diyelim ki bankadan kredi çektiniz ve istediyiniz esyalari aldiniz,
kendiniz için aylık ek harcama yaratarak ona bağlı kalacaksınız.
Gerçi insanlar “vay be” diyecekler. Filanca kişi baya zengin, bak kullandigi arabaya, kullandigi telefona.
Oysa gorundugunun aksine, sizin cebiniz boş olacak ve bu gidişle de hiç bir zaman zengin ol(a)mayacaksınız.
Ama iyi kotu herhangi bir işe yatırım yaparsanız, en kötü ihtimalle işiniz istediğiniz gibi gitmeyecek
ve elinizdeki parayı kaybetmiş olacaksınız.
Fakat sonuç olarak öyle bir tecrübe kazanmış olacaksınız ki,
sonraki yatırımlarınızın başarılı olma şansı kat be kat artmış olacak.
Herhalde siz de Kabul edersiniz ki, kazandığınız bu tecrübe peşin olarak aldığımız veya krediyle aldığımız
daha büyük ekran televizyonlarda izleyeceğimiz televizyon programlarından
veya dizilerinden daha çok değer katacak hayatımıza.
Unutmayın, tecrübelerimiz bizi hayata karşı güçlendiriyor.
Su an su soruyu sorabilirsiniz:
Peki istediğim gibi harcayamayacaksam ve kendime istediğim her şeyi alamayacaksam,
o zaman neden para kazanıyorum ki?
Aslında mevzu kazandığınız parayı hiç harcamamak değil,
asil mevzu kazancınızın artması ve biriktirdiğiniz paraya oranla ne kadarını harcayabileceginizdir.
Diyelim ki, ailenin aylık geliri $1,000 ve günlük ihtiyaçlarınız için aylık harcamanız $500.
Tabi ki de hepimiz her şeyin en iyisini istiyoruz. Bunda anormal bir şey yok.
O yüzden geri kalan $500-dan $150 veya $200-nı istediğimiz bir şeylere harcamakta sıkıntı yok.
Çünkü ne de olsa $300-350 artmış olacak
ve siz bunları biriktirerek her hangi bir aktife yatırım yapmış olacaksınız
ve bir süre sonra bu yatırımınızın sonucu olarak gelirinizi diyelim ki $1000-dan $1500-a çıkarma şansınız olmus olacak.
Söylediğim bu rakamlar hayali rakamlar ve $1000-ın yerine $1000000 da ola bilir $300 da.
Herkes gelir ve harcamalarını hesaplayarak, şimdiki durumuna gore bu kuralı uygulayabilir.
Önemli olan su ki, kazancınızı ne kadar gelir elde ettiğinizle değil,
ne kadar para toplaya bildiginize göre ölçmelisiniz.
O yüzden bu kitaptan öğrenmeniz gereken en önemli ders:
Hikayedeki Fakir kisi gibi düşünen (fakir düşünceli) insanlar hayatlarının sonuna kadar para için çalışır
ve maaşlarının artmasının, sorunlarını çözeceklerini düşünürler.
Zengin kisi gibi düşünen(zengin düşünceli) insanlar ise belli bir zaman para için çalışsalar da,
belli bir süreden sonra biriktirdikleri parayı işleterek, diger bir deyisle, paranın onlar için çalışmasını
ve daha çok para getirmesini sağlarlar.
Videomu beğendiyseniz ve bu tarz baska videolar da yapmamı istiyorsanız ZehinX adlı Youtube kanalıma
abone olmayı unutmayın.
Eğer size bu videoyla gerçekten bir faydam dokunduğunu düşünüyorsanız,
yaptığım işe verdiğiniz değeri göstermek için lutfen videomu arkadaşlarınızla da paylaşın ki,
başkaları da faydalanabilsin.
Teşekkürler.