×

LingQ'yu daha iyi hale getirmek için çerezleri kullanıyoruz. Siteyi ziyaret ederek, bunu kabul edersiniz: cookie policy.


image

Barış Özcan 2018, Asgardia: 2.8 kg ağırlığında bir uzay ülkesi. Şimdilik!

Asgardia: 2.8 kg ağırlığında bir uzay ülkesi. Şimdilik!

Asgardia diye bir şey duydunuz mu? Asgardia. 2016'da kurulmuş bir uzay ulusu. İnternet üzerinden vatandaşlık başvurusu yapabildiğiniz bir uzay ülkesi. Peki vatandaşları dünya üzerinde yaşayan bir uzay ülkesi olabilir mi? Yoksa bu bir grup çılgının dikkat çekme projesi mi? Bu bölümde Asgardia'nın ne olduğunu anlamaya çalışacağız. Asgardia'nın kurucusu Azeri asıllı ve Bakü doğumlu Rus iş adamı Igor Raufovich Ashurbeyli. Bir grup çılgın derken ne demek istediğimi anladınız mı? Çılgın Türklerden biri, bir Azerbaycan Türkü var bu projenin arkasında… Kendisinin ulusa sesleniş videosunda bu fikrin, yani kendi iddiasıyla “tarihin ilk uzay devleti”ni kurma fikrinin -ki bunun ilk olmadığını videonun sonunda size anlatacağım- tam da bu ofiste aklına geldiğini söylüyor. Demek ki neymiş? Ofisini kamu kurumu gibi tasarlarsan aklına da doğal olarak bir devlet kurma fikri gelir. Böyle konuştuğuma bakmayın, bu fikir benim de ilgimi çekmedi değil. Yıllarca bilimkurgu kitaplarında okuduğumuz bir fantezi, gerçek mi oluyor yoksa?

Bir kere bu ülkenin çok havalı bir ismi var. Asgardia. İskandinav mitolojisinden geliyor. Gökyüzünde tanrıların yaşadığı bir şehir olan Asgard'dan. Yunan mitolojisindeki Olympus Dağı gibi bir yer Asgard. Yani Asgardia projesi, kendisine isim verirken aynı zamanda felsefesini de belirlemiş. İnsanlığın en eski hikayelerinde de yer alan o göklere ulaşma isteğini isimleştirmiş.

Peki bunu cisimleştirmek için ne yapmış? Bir ülke olabilmek için bir toprağınız olmalı değil mi? Haritada bir alanınız? Asgardia'nın web sitesine baktığımızda bir harita ve küçük de olsa böyle bir alan olduğunu görüyoruz. Üstelik yeri sürekli değişiyor. Çünkü bu alan, yani Asgardia toprakları, dünyanın etrafında dönen küçük bir uydu. 10 cm x 10 cm x 20 cm boyutlarında 2,8 kg ağırlığında şöyle bir kutu. Küçük olduğuna bakıp da küçümsememek lazım. Neil Armstrong'un aydaki ayak izi de yaklaşık bu büyüklükteydi ama sembolikti. Asgardia topraklarında şimdilik sadece 512 GB'lık bir bellek ve içinde de vatandaşlarının fotoğrafları var. Artık uzaya sıradan insanların sarımsaklı ekmek gönderip sonra da o ekmeği dünyaya geri getirip yediği bir dönemde yaşıyoruz. Uzayda bir kutu sahibi olmak toprak sahibi olmak anlamına gelir mi? Orası biraz tartışma götürür.

Bir ülke olabilmek için topraktan başka ne lazım? Vatandaş lazım. Asgardia'ya vatandaş olmak çok kolay. Facebook'ta hesap açar gibi bir form dolduruyorsunuz. Asgardia anayasasını okuyup kabul ediyorsunuz. Ama Türkçe karakter kullanamıyorsunuz. Dolayısıyla Asgardia'da beni bulmak isterseniz her zamanki gibi BarisOzcan diye aratmalısınız. Bu arada her başvuruyu kabul etmiyorlar. Hatta vatandaşlık için başvuranları bir zeka testinden bile geçirmeyi planlıyorlar.

Web sitesindeki haritada dünyanın neresinden kaç kişinin Asgardia vatandaşı olduğunu bulabilirsiniz. Görebildiğim kadarıyla dünyada en çok Asgardia vatandaşı İstanbul'da yaşıyor. Hatta 1,9 milyon nüfuslu Kocaeli'deki vatandaş sayısıyla 19 milyon nüfuslu New York'taki vatandaş sayısı neredeyse aynı. Yani uzay vatandaşı olma konusunda oldukça hevesli olduğumuzu söyleyebilirim.

Asgardia nüfus bakımından dünyanın 171. büyük ülkesi olduğunu belirtiyor. Bu da aklıma hemen bu YouTube kanalı bir ülke olsaydı dünyanın kaçıncı sırasına yerleşirdi sorusunu getirdi. 147. olurduk arkadaşlar! Eğer siz de bu kanalı dostlarınıza tavsiye ederseniz ve bir 100.000 kişi daha toplarsak Gabon'u geçip 146.lığa yükseliriz. Tabi biz “Birleşmiş Milletler”e üyelik başvurusu yapamayız o başka.

Asgardia, Birleşmiş Milletler'e üye bir ülke statüsüne geçmek istiyor. Bunun için gerekli 4 şarttan üçünü sağlamış durumda. Daha önce sözünü ettiğim gibi tartışmalı da olsa bir toprak parçasına ve vatandaşlara sahip. Aralarında Türklerin de olduğu 150 üyeli parlementosunu da kurdu. Geriye BM üyesi ülkeler tarafından tanınmak kaldı. Bunu başarabilir mi bilmiyorum. BM'e üye olmak o kadar önemli mi, onu da bilmiyorum. Bildiğim bir şey var. Bu tür bir proje hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsak, önce kendi açıklamalarına bir göz atmalıyız. Asgardia'lılar kendi amaçlarını üç maddede özetliyor: Asgardia'nın özü “Uzayda Barış”tır. Amacımız Dünya'da yaşadığımız çatışmaların uzaya taşınmasını önlemektir. Günümüzde uzay kanunu ile ilgili oluşan sorunlar günümüz uluslararası kanunları ile çözülememektedir. Amacımız uzay kanunlarının orman kanununa dönüşmesini engellemektir. Oluşumun bilimsel ve teknolojik yönü şu üç kelime ile betimlenir: Barış, erişim ve koruma. İlki uzayın barışçıl amaçlar için kullanılmasıdır. İkincisi Dünya'yı uzaydan gelebilecek tehditlere karşı korumaktır. Bu tehditler 7 adettir: Güneş parlamaları, magnetosfer değişiklikleri, asteroidler, insan yapımı yörünge kirliliği, iklim değişikliği, kozmik radyasyon ve meteoridler tarafından gelebilecek mikroorganizmalar. Üçüncüsü ise uzayda askeri olmayan ve herkese açık bir bilimsel veri tabanı oluşturulmasıdır. Gördüğünüz gibi son derece makul amaçlar. Kimsenin itiraz etmeyeceği prensipler. Yine de bu ülke, vatandaşlarını bir gün uzaya götüreceğini vaad etseydi, hiç de fena olmazdı. Sanırım pek çok insan sadece bunun hayaliyle sisteme üye oldu. Asgardia'nın böyle bir vaadi yok ama uzun vadede yörüngede insanların yaşayabileceği platformlar kurma isteği var. Bunu gerçekleştirebilmek için önümüzdeki yıllarda yörüngeye yeni uydular gönderecek ama yörüngeye ya da uzaya insan gönderebilme ihtimali şimdilik çok düşük. İlk gönderdiği uydunun bile maliyetinin 700.000 USD olduğu tahmin ediliyor. Şimdilik bu masraflar ülkenin kurucusu milyarder Igor Ashurbeyli tarafından karşılanıyor. Ama yakında ülke olmanın bir başka gereği olan vergiler toplanmaya başlanırsa herkes elini taşın altına koymak zorunda kalabilir. Ya da ülke nüfusu bir anda azalabilir 🙂

Uzayda ülke kurmak o kadar kolay değil. Daha önce yaptığım videodan da hatırlayacağınız gibi Uluslararası Uzay İstasyonu'nun maliyeti 120 milyar dolar ve oraya bir uçuş için de yaklaşık 40 milyon dolar harcanıyor. İstasyonda sadece 6 kişi aynı anda yaşıyor. Dolayısıyla 200.000 kişilik bir ülkeyi uzaya taşımak kısa vadede imkansız.

Öte yandan Asgardia kendisini tarihin ilk uzay ülkesi olarak tanıttı ama bu bilgi de tam olarak doğru değil. Asgardia'dan önce Celestia vardı. Amerikalı James Thomas Mangan tarafından 1949'da kurulmuştu. Üstelik benzer amaçlarla. Uzay, dünyadaki ülkelerin politik hegemonyasından kurtulmalı düşüncesiyle. Bu ülkenin de bir bayrağı, 19.000'den fazla vatandaşı ve hatta bastırdığı bir parası vardı. 1 Celeston 2.20 gr ağırlığında altın değerindeydi. Üstelik Celestia 1958'de bayrağını New York'taki Birleşmiş Milletler binasının önünde dalgalandırmayı bile başarmıştı. Bunu şimdi yapsa, bu hashtag'le Twitter'da trendlere rahat rahat girerdi. Asgardia konusunda benim en çok kafamı karıştıran şey, resmi web sitesinde kendisini “uzay krallığı” olarak tanıtması oldu. Tamam cumhuriyetin, demokrasinin de kusurları var ama “monarşi ve uzay” kavramları, krallar, kraliçeler bu devirde sadece filmlerde yan yana gelmeli diye düşünüyorum.

Asgardia'yı bir krallık mı yoksa ülke mi kabul edersiniz orası size kalmış. Belki de onu logosunun yanındaki “Beta” ibaresine bakarak modern bir startup girişimi olarak da görebiliriz. 2.8 kg ağırlığındaki toprak parçasıyla Asgardia benim için “şimdilik” bir topluluk oluşturma projesi. Peki neden insanlar, en çok da bizim insanımız böyle bir topluluğun parçası olmaya çalışıyor? Belki de dünyadan sıkıldık. Ya da projenin özündeki “uzayda barış” sözü ilgimizi çekti. Ne de olsa biz ülkemizi “yurtta barış, dünyada barış” vizyonuyla kurduk. Buna bir de “uzayda barış”ı eklemek en çok bize yakışır.


Asgardia: 2.8 kg ağırlığında bir uzay ülkesi. Şimdilik! Asgardia: ein Weltraumland mit einem Gewicht von 2,8 kg. Für den Moment! Asgardia: a space country weighing 2.8 kg. For now!

Asgardia diye bir şey duydunuz mu? Have you heard of asgardia? Asgardia. Asgardia. 2016'da kurulmuş bir uzay ulusu. A space nation founded in 2016. İnternet üzerinden vatandaşlık başvurusu yapabildiğiniz bir uzay ülkesi. A space country where you can apply for citizenship online. Peki vatandaşları dünya üzerinde yaşayan bir uzay ülkesi olabilir mi? Could it be a space country whose citizens live on earth? Yoksa bu bir grup çılgının dikkat çekme projesi mi? Or is this an attention-grabbing project of a bunch of crazy people? Bu bölümde Asgardia'nın ne olduğunu anlamaya çalışacağız. In this section we will try to understand what Asgardia is. Asgardia'nın kurucusu Azeri asıllı ve Bakü doğumlu Rus iş adamı Igor Raufovich Ashurbeyli. The founder of Asgardia is Azerbaijani and Baku-born Russian businessman Igor Raufovich Ashurbeyli. Bir grup çılgın derken ne demek istediğimi anladınız mı? Do you understand what I mean when I say a bunch of crazy? Çılgın Türklerden biri, bir Azerbaycan Türkü var bu projenin arkasında… Kendisinin ulusa sesleniş videosunda bu fikrin, yani kendi iddiasıyla “tarihin ilk uzay devleti”ni kurma fikrinin -ki bunun ilk olmadığını videonun sonunda size anlatacağım- tam da bu ofiste aklına geldiğini söylüyor. One of the crazy Turks, an Azerbaijani Turk is behind this project ... In his video addressing the nation, he says that the idea of establishing the "first space state in history" with his own claim - which I will tell you at the end of the video - is exactly what he thought of in this office. Demek ki neymiş? So what was it? Ofisini kamu kurumu gibi tasarlarsan aklına da doğal olarak bir devlet kurma fikri gelir. If you design your office as a public institution, the idea of establishing a state naturally comes to mind. Böyle konuştuğuma bakmayın, bu fikir benim de ilgimi çekmedi değil. Don't look at me talking like that, it's not that this idea didn't interest me either. Yıllarca bilimkurgu kitaplarında okuduğumuz bir fantezi, gerçek mi oluyor yoksa? Does a fantasy we read in science fiction books for years become reality?

Bir kere bu ülkenin çok havalı bir ismi var. First of all, this country has a very cool name. Asgardia. İskandinav mitolojisinden geliyor. It comes from Norse mythology. Gökyüzünde tanrıların yaşadığı bir şehir olan Asgard'dan. From Asgard, a city in the sky where the gods live. Yunan mitolojisindeki Olympus Dağı gibi bir yer Asgard. Asgard is like Mount Olympus in Greek mythology. Yani Asgardia projesi, kendisine isim verirken aynı zamanda felsefesini de belirlemiş. In other words, the Asgardia project, while giving a name to itself, also determined its philosophy. İnsanlığın en eski hikayelerinde de yer alan o göklere ulaşma isteğini isimleştirmiş. He named the desire to reach the skies, which is also included in the oldest stories of humanity.

Peki bunu cisimleştirmek için ne yapmış? So what did he do to embody it? Bir ülke olabilmek için bir toprağınız olmalı değil mi? To be a country you must have a land, right? Haritada bir alanınız? Do you have an area on the map? Asgardia'nın web sitesine baktığımızda bir harita ve küçük de olsa böyle bir alan olduğunu görüyoruz. When we look at Asgardia's website, we see a map and such an area, albeit small. Üstelik yeri sürekli değişiyor. Moreover, its location is constantly changing. Çünkü bu alan, yani Asgardia toprakları, dünyanın etrafında dönen küçük bir uydu. Because this area, the land of Asgardia, is a small satellite orbiting the earth. 10 cm x 10 cm x 20 cm boyutlarında 2,8 kg ağırlığında şöyle bir kutu. A box with dimensions of 10 cm x 10 cm x 20 cm and weighing 2.8 kg. Küçük olduğuna bakıp da küçümsememek lazım. It should not be underestimated by the fact that it is small. Neil Armstrong'un aydaki ayak izi de yaklaşık bu büyüklükteydi ama sembolikti. Neil Armstrong's footprint on the moon was about the same size, but it was symbolic. Asgardia topraklarında şimdilik sadece 512 GB'lık bir bellek ve içinde de vatandaşlarının fotoğrafları var. On the territory of Asgardia, for now, there is only 512 GB of memory and photos of its citizens in it. Artık uzaya sıradan insanların sarımsaklı ekmek gönderip sonra da o ekmeği dünyaya geri getirip yediği bir dönemde yaşıyoruz. We now live in a time when ordinary people send garlic bread into space and then bring that bread back to earth and eat it. Uzayda bir kutu sahibi olmak toprak sahibi olmak anlamına gelir mi? Does owning a box in space mean owning land? Orası biraz tartışma götürür. That's a bit controversial.

Bir ülke olabilmek için topraktan başka ne lazım? Vatandaş lazım. Asgardia'ya vatandaş olmak çok kolay. Facebook'ta hesap açar gibi bir form dolduruyorsunuz. Asgardia anayasasını okuyup kabul ediyorsunuz. Ama Türkçe karakter kullanamıyorsunuz. But you cannot use Turkish characters. Dolayısıyla Asgardia'da beni bulmak isterseniz her zamanki gibi BarisOzcan diye aratmalısınız. Therefore, if you want to find me in Asgardia, you should search for BarisOzcan as usual. Bu arada her başvuruyu kabul etmiyorlar. By the way, they do not accept every application. Hatta vatandaşlık için başvuranları bir zeka testinden bile geçirmeyi planlıyorlar. They even plan to pass an intelligence test for citizenship applicants.

Web sitesindeki haritada dünyanın neresinden kaç kişinin Asgardia vatandaşı olduğunu bulabilirsiniz. On the map on the website you can find out how many people from around the world are citizens of Asgardia. Görebildiğim kadarıyla dünyada en çok Asgardia vatandaşı İstanbul'da yaşıyor. As far as I can see, the most Asgardian citizens in the world live in Istanbul. Hatta 1,9 milyon nüfuslu Kocaeli'deki vatandaş sayısıyla 19 milyon nüfuslu New York'taki vatandaş sayısı neredeyse aynı. In fact, the number of citizens in Kocaeli, with a population of 1.9 million, is almost the same as in New York, with a population of 19 million. Yani uzay vatandaşı olma konusunda oldukça hevesli olduğumuzu söyleyebilirim. So I can say that we are quite enthusiastic about becoming a space citizen.

Asgardia nüfus bakımından dünyanın 171. büyük ülkesi olduğunu belirtiyor. Asgardia states that it is the 171st largest country in the world in terms of population. Bu da aklıma hemen bu YouTube kanalı bir ülke olsaydı dünyanın kaçıncı sırasına yerleşirdi sorusunu getirdi. This immediately brought to mind the question of where this YouTube channel would rank in the world if it were a country. 147\. olurduk arkadaşlar! 147\\. we would be friends! Eğer siz de bu kanalı dostlarınıza tavsiye ederseniz ve bir 100.000 kişi daha toplarsak Gabon'u geçip 146.lığa yükseliriz. If you recommend this channel to your friends and we get another 100,000 people, we will overtake Gabon to 146th place. Tabi biz “Birleşmiş Milletler”e üyelik başvurusu yapamayız o başka. Of course, we cannot apply for membership to the "United Nations".

Asgardia, Birleşmiş Milletler'e üye bir ülke statüsüne geçmek istiyor. Asgardia wants to become a member state of the United Nations. Bunun için gerekli 4 şarttan üçünü sağlamış durumda. It has met three of the four conditions necessary for this. Daha önce sözünü ettiğim gibi tartışmalı da olsa bir toprak parçasına ve vatandaşlara sahip. As I mentioned before, it owns a piece of land and citizens, albeit controversially. Aralarında Türklerin de olduğu 150 üyeli parlementosunu da kurdu. He also established a 150-member parliament, including Turks. Geriye BM üyesi ülkeler tarafından tanınmak kaldı. All that remains is to be recognized by UN member states. Bunu başarabilir mi bilmiyorum. I don't know if he can do it. BM'e üye olmak o kadar önemli mi, onu da bilmiyorum. I don't know if being a member of the UN is that important. Bildiğim bir şey var. I know one thing. Bu tür bir proje hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsak, önce kendi açıklamalarına bir göz atmalıyız. If we want to know about this type of project, we should first have a look at their description. Asgardia'lılar kendi amaçlarını üç maddede özetliyor: The Asgardians summarize their purpose in three points: Asgardia'nın özü “Uzayda Barış”tır. The essence of Asgardia is "Peace in Space". Amacımız Dünya'da yaşadığımız çatışmaların uzaya taşınmasını önlemektir. Our goal is to prevent the conflicts we experience on Earth from moving into space. Günümüzde uzay kanunu ile ilgili oluşan sorunlar günümüz uluslararası kanunları ile çözülememektedir. Today, problems related to space law cannot be solved with today's international laws. Amacımız uzay kanunlarının orman kanununa dönüşmesini engellemektir. Our goal is to prevent the laws of space from becoming law of the jungle. Oluşumun bilimsel ve teknolojik yönü şu üç kelime ile betimlenir: Barış, erişim ve koruma. The scientific and technological aspect of creation is described in three words: peace, access and protection. İlki uzayın barışçıl amaçlar için kullanılmasıdır. The first is the use of space for peaceful purposes. İkincisi Dünya'yı uzaydan gelebilecek tehditlere karşı korumaktır. The second is to protect the Earth against threats from outer space. Bu tehditler 7 adettir: Güneş parlamaları, magnetosfer değişiklikleri, asteroidler, insan yapımı yörünge kirliliği, iklim değişikliği, kozmik radyasyon ve meteoridler tarafından gelebilecek mikroorganizmalar. These threats are 7: solar flares, magnetosphere changes, asteroids, man-made orbital pollution, climate change, cosmic radiation, and microorganisms that may come from meteorites. Üçüncüsü ise uzayda askeri olmayan ve herkese açık bir bilimsel veri tabanı oluşturulmasıdır. The third is the creation of a non-military scientific database open to everyone in space. Gördüğünüz gibi son derece makul amaçlar. As you can see, very reasonable purposes. Kimsenin itiraz etmeyeceği prensipler. Principles that no one can object to. Yine de bu ülke, vatandaşlarını bir gün uzaya götüreceğini vaad etseydi, hiç de fena olmazdı. Still, it wouldn't be bad if this country promised to take its citizens to space one day. Sanırım pek çok insan sadece bunun hayaliyle sisteme üye oldu. I think many people signed up to the system just dreaming of this. Asgardia'nın böyle bir vaadi yok ama uzun vadede yörüngede insanların yaşayabileceği platformlar kurma isteği var. Asgardia has no such promises, but it has a long-term desire to establish platforms where people can live in orbit. Bunu gerçekleştirebilmek için önümüzdeki yıllarda yörüngeye yeni uydular gönderecek ama yörüngeye ya da uzaya insan gönderebilme ihtimali şimdilik çok düşük. To achieve this, it will send new satellites into orbit in the coming years, but the likelihood of sending humans into orbit or space is currently very low. İlk gönderdiği uydunun bile maliyetinin 700.000 USD olduğu tahmin ediliyor. The cost of even the first satellite it sent is estimated to be 700,000 USD. Şimdilik bu masraflar ülkenin kurucusu milyarder Igor Ashurbeyli tarafından karşılanıyor. For now, these costs are being covered by the country's founder, billionaire Igor Ashurbeyli. Ama yakında ülke olmanın bir başka gereği olan vergiler toplanmaya başlanırsa herkes elini taşın altına koymak zorunda kalabilir. But if taxes, another requirement of being a country, start to be collected soon, everyone may have to take responsibility. Ya da ülke nüfusu bir anda azalabilir 🙂 Or the population of the country may decrease in an instant 🙂

Uzayda ülke kurmak o kadar kolay değil. Daha önce yaptığım videodan da hatırlayacağınız gibi Uluslararası Uzay İstasyonu'nun maliyeti 120 milyar dolar ve oraya bir uçuş için de yaklaşık 40 milyon dolar harcanıyor. As you can remember from the video I made before, the cost of the International Space Station is 120 billion dollars and about 40 million dollars is spent for a flight there. İstasyonda sadece 6 kişi aynı anda yaşıyor. Only 6 people live in the station at the same time. Dolayısıyla 200.000 kişilik bir ülkeyi uzaya taşımak kısa vadede imkansız. Therefore, carrying a country of 200,000 people into space is impossible in the short term.

Öte yandan Asgardia kendisini tarihin ilk uzay ülkesi olarak tanıttı ama bu bilgi de tam olarak doğru değil. On the other hand, Asgardia introduced itself as the first space country in history, but this information is not entirely correct. Asgardia'dan önce Celestia vardı. Before Asgardia, there was Celestia. Amerikalı James Thomas Mangan tarafından 1949'da kurulmuştu. Üstelik benzer amaçlarla. And for similar purposes. Uzay, dünyadaki ülkelerin politik hegemonyasından kurtulmalı düşüncesiyle. With the idea that space should get rid of the political hegemony of the countries in the world. Bu ülkenin de bir bayrağı, 19.000'den fazla vatandaşı ve hatta bastırdığı bir parası vardı. This country also had a flag, more than 19,000 citizens, and even minted a currency. 1 Celeston 2.20 gr ağırlığında altın değerindeydi. 1 Celeston was worth 2.20 grams of gold. Üstelik Celestia 1958'de bayrağını New York'taki Birleşmiş Milletler binasının önünde dalgalandırmayı bile başarmıştı. In 1958, Celestia even managed to fly its flag in front of the United Nations building in New York. Bunu şimdi yapsa, bu hashtag'le Twitter'da trendlere rahat rahat girerdi. If he did this now, he would easily be trending on Twitter with this hashtag. Asgardia konusunda benim en çok kafamı karıştıran şey, resmi web sitesinde kendisini “uzay krallığı” olarak tanıtması oldu. The thing that confused me the most about Asgardia was that it introduced itself as the "space kingdom" on its official website. Tamam cumhuriyetin, demokrasinin de kusurları var ama “monarşi ve uzay” kavramları, krallar, kraliçeler bu devirde sadece filmlerde yan yana gelmeli diye düşünüyorum. Okay, the republic and democracy have their flaws, but I think the concepts of "monarchy and space", kings and queens should only come together in movies in this era.

Asgardia'yı bir krallık mı yoksa ülke mi kabul edersiniz orası size kalmış. Whether you consider Asgardia a kingdom or a country is up to you. Belki de onu logosunun yanındaki “Beta” ibaresine bakarak modern bir startup girişimi olarak da görebiliriz. Maybe we can see it as a modern startup by looking at the phrase "Beta" next to its logo. 2.8 kg ağırlığındaki toprak parçasıyla Asgardia benim için “şimdilik” bir topluluk oluşturma projesi. With a piece of land weighing 2.8 kg, Asgardia is a community building project for me “for now”. Peki neden insanlar, en çok da bizim insanımız böyle bir topluluğun parçası olmaya çalışıyor? So why do people, especially our people, try to be a part of such a community? Belki de dünyadan sıkıldık. Maybe we are tired of the world. Ya da projenin özündeki “uzayda barış” sözü ilgimizi çekti. Or the phrase “peace in space” at the core of the project caught our attention. Ne de olsa biz ülkemizi “yurtta barış, dünyada barış” vizyonuyla kurduk. After all, we founded our country with the vision of “peace at home, peace in the world”. Buna bir de “uzayda barış”ı eklemek en çok bize yakışır. It would be best for us to add “peace in space” to this.